Caner Ural – Mina Demirtaş Ödülüne Kavuştu!

2023 yılında Frankfurt’ta gerçekleşen Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali’nde Ümran Safter’in yönettiği “Kabahat” filmiyle “Umut Vaad Eden Genç Oyuncu Ödülü”nü kazanan Mina Demirtaş o yıl vize sorunları nedeniyle alamadığı ödülünü geçtiğimiz akşam festivalin 25.yıl geccesinde usta oyuncu Suna Keskin’in elinden AKM Yeşilçam Sineması’nda aldı.

Benim için çok özel bir festival olan Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali 2011 yılından bu yana hayatımın dönüm noktalarından. Festival başkanı Hüseyin Sıtkı ve festivalin Türkiye Koordinatörü Serap Gedik himayesinde gerçekleşen festivale, 2011 yılında sinema yazarı ve sinema arşivcisi Ali Can Sekmeç sayesinde katılmıştım, o günden bu yana festival danışmanı olarak görev yapmak benim için ayrı bir gurur.
Avrupa’daki en köklü Türk sinema etkinliklerinden biri olan Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali, 25. yılını özel bir gecceyle kutladı. 2000 yılında ilk Sinema Günleri olarak başlayan festival geçen 25 yılda Hüseyin Sıtkı ve kurmayları sayesinde yüzlerce sanatçıyı ve filmi Frankfurt’ta seyirci ile buluşturmayı başarmış çok özel bir etkinlik.


Atatürk Kültür Merkezi Yeşilçam Sineması’nda gerçekleşen gecceyi Gökçe Alkan ile Ahmet Berksoy başarı ile sundular…


Geccede, 2023 yılında Frankfurt’taki törene katılamayan Mina Demirtaş yanında Türk sinemasına ve festivale katkılarından dolayı Fehmi Yaşar’a plaketini Suna Yıldızoğlu takdim ederken, Prof. Dr. Selahattin Yıldız da plaketini Korhan Abay’dan aldı.


Geccede festivalin 25 yıllık hikayesinin anlatıldığı yönetmenliğini Gökhan Mumcu’nun yaptığı “25 Yılın Hikayesi” adlı belgesel gösterildi.


Kültürlerarası diyaloğun ve sinema sanatının ortak hafızası haline gelen festivalin bu özel geccesinde açılış konuşması yapan Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, festivalin dünden bugüne 25 yıllık yolculuğunu anlattı.


Festival 12-19 Haziran 2026 tarihleri arasında 26. kez Frankfurt’ta gerçekleşecek.


AKM Yeşilçam Sineması’nda gerçekleşen geccede Nilüfer Aydan, Suna Keskin, Suna Yıldızoğlu, Biket İlhan, Mahmut Cevher, Nefise Karatay, Hakan Haksun, Füsun Kostak, Hatice Aşkın, Eylem Kaftan, Korhan Abay, Serpil Gül, Ali Can Sekmeç, Kerem Akça, Murat Subay, Ömür Akkan, Serpil Boydak, Aslıhan Saraçoğlu, Reis Çelik, Aydın Sarman, Rıza Sönmez, Kemal Seden, Numan Çakır, Ahmet Hoşsöyler, Cem Uras, Ozan Kaya Oktu, Şükrü Avşar, Nur Onur, Ümit Belen, Musa Öztep, Sayım Çınar, Kıvanç Terzioğlu, Selen Deniz Yalçın, Vildan Mumcu, Burak Gülgen, Ufuk Kaplan ve Nida Karabol gibi sinema ve basın dünyasından özel isimler katıldı!
UrlaDam Non Stop!
İzmir’in Urla’sına ayrı bir değer katan UrlaDam bu yaz yine sanatsal etkinlikleri ile farkındalık yarattı.
Ercan Kesal ve Nazan Kesal çiftinin geçtiğimiz yıllarda faaliyete geçirdiği kültür sanat merkezi gün geçtikçe değerine değer katıyor.


UrlaDam bu yaz Fırat Tanış’tan Suna Keskin’e Cem Adrian’dan Timur Acar’a sanat dünyasının özel isimlerini yapımları ile ağırladı ve ağırlamaya da devam ediyor.
Kış aylarında da açık olacak olan UrlaDam da atölyeler, workshoplar yanında tiyatro, konser, film gösterimleri ve sergiler devam edecek.
Bu arada 4-5 Ekim tarihlerinde UrlaDam Oktoberfest konserleri ile sonbahar da Urla’da güzel bir müzik şöleni gerçekleşecek. 4 Ekim’de Paptircem, Ozbi, Feridun Düzağaç; 5 Ekim de Fondip, Mavi Gri ve Zakkum sahne alacaklar.
“James Cameron’ın Sanatı” Sergisi Başlıyor!
Türkiye Kültür Yolu Festivali, bu yıl İstanbul’da sinema tarihine damga vurmuş isimlerden James Cameron’ı ağırlamaya hazırlanıyor. Yönetmenin yaratıcı yolculuğunu gözler önüne seren “James Cameron’ın Sanatı” (The Art of James Cameron) başlıklı sergi, 27 Eylül tarihinde İstanbul Sinema Müzesi’nde açılacak ve altı ay boyunca ziyaretçilere açık olacak.
Sergi, yönetmenin kişisel arşivinden daha önce hiç gün yüzüne çıkmamış eserlerin de aralarında bulunduğu 300’ün üzerinde orijinal çalışmayı sanatseverlerle buluşturacak. Çizimler, kostümler, film objeleri, fotoğraflar ve 3D teknolojilerin yer aldığı koleksiyon, Terminator, Aliens, Titanic ve Avatar gibi unutulmaz filmlerin yaratım sürecine ışık tutacak.


“James Cameron’ın Sanatı” sergisi; “Gözlerin Açıkken Rüya Görmek”, “İnsan-Makine”, “Bilinmeyeni Keşfetmek”, “Titanic: Zaman Yolculuğu”, “Yaratıklar: İnsanlar ve Uzaylılar” ve “Serbest Bırakılmış Dünyalar” başlıkları altında kurgulanan altı tematik bölümden oluşuyor. Sergi, Avatar Alliance Foundation iş birliğiyle hazırlandı. Genel direktörlüğünü Maria Wilhelm’in üstlendiği serginin küratörlüğünü vakfın kreatif direktörü Kim Butts yürütüyor. Mimari ve yerleştirme danışmanlığını ise Helga Faletti üstleniyor.
Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen bu kapsamlı sergi, hem sinema tutkunları hem de çağdaş sanat meraklıları için benzersiz bir deneyim sunacak.
Yönetmen James Cameron, sergi öncesinde İstanbul’a özel bir mesaj göndererek şunları söyledi:
“Kanada’da küçük bir kasabada büyürken saatlerimi hayali dünyalar, uzaylı yaratıklar ve geleceğin makinelerini çizmeye harcardım. Sinemayla ise daha sonra tanıştım; her şey kalem, kurşun kalem ve boyalarla başladı. Sizi çok kişisel bir sergiye davet etmenin onurunu yaşıyorum: The Art of James Cameron, İstanbul Sinema Müzesi’nde. İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında, çocukken yaptığım ilk çizimlerden başlayarak The Terminator, Aliens, Titanic ve Avatar için yaptığım eskizlere kadar kişisel koleksiyonumdan yüzlerce parçayı görebileceksiniz. Bu sergi, yaratıcı sürecime derin bir yolculuk; fikirlerin izlediği yola dair bir içgörü—sanat aracılığıyla yazılmış bir otobiyografi”
Berksan Süprizi!
Bir anda yıllar yıllar evveline gittim, Berksan’ın ‘Unutamam’ şarkısı ile taaa o çilekli yıllara…

Pop müziğine değerli şarkılar hediye eden Berksan, kendi şarkısı ‘Unutamam’ı yeniden yorumladı. 2003 / 2004 yılında “Çilek” adlı ilk solo albümünde yer alan, milyonların beğenisini kazanan “Unutamam” isimli unutulmaz şarkısı için yeniden stüdyoya girdi. Şarkı, günümüz sound ve yenilenen vokal kaydıyla yeniden müzik severlerin beğenisine sunuldu geçtiğimiz günlerde.
Söz ve müziği Berksan’a ait şarkının yeni düzenlemesi Turaç Berkay Özer imzasını taşıyor.
İlk yapay zeka belgeseli “Gerçek Ötesi”
Dünyada vizyona giren ilk yapay zekâ filmi olarak tarihe geçen “Gerçek Ötesi” (Post Truth), uluslararası prömiyerini 10–19 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek 41. Varşova Film Festivali’nde yapacak. İzmir doğumlu Alkan Avcıoğlu’nun yönettiği ve dünyada yapay zekâ ile üretilen ilk uzun metrajlı belgesel olan film, gerçeklik ve teknoloji ilişkisine dair çarpıcı bir sorgulama sunuyor.


Sinema tarihinde bir ilk olan ve senaryosunu Avcıoğlu ve multidisipliner sanatçı Vikki Bardot’un birlikte yazdığı “Gerçek Ötesi”, enformasyon bombardımanı, bilişsel ahenksizlik ve gerçekliğin bulanıklaşması gibi güncel meseleleri sinemasal bir dille sorguluyor ve izleyiciyi kendi gerçeklik algısını yeniden düşünmeye davet ediyor.
Tüm görüntüleri, ses ve müzikleri yapay zekâ araçlarıyla üretilen ilk belgesel olarak sinema tarihinde bir ilke imza atan “Gerçek Ötesi”nin yapım süreci iki yıl süren . 60 saate yakın görüntü havuzunun oluşturulduğu filmin müzikleri için de 1000’in üzerinde parça üretilmiş.
Filmi “yapay zekânın marifetlerini sergileyen ucuz bir numara değil, belgesel türünün sınırlarının ne olabileceğine ve gerçekliğin temsiline dair kavramsal bir sorgulama” olarak tanımlayan Avcıoğlu, Jean Baudrillard’ın kuramları, Adam Curtis’in katmanlı anlatıları ve Godfrey Reggio’nun sinemasal vizyonundan ilhâm alıyor.
‘Sevince’ 26 Eylül’de sinemalarda!
Sezonun en yeni filmlerinden Bülent Çatar’ın yapımcılığını, Barış Başar’ın yönetmenliğini ve Ünal Yeter ile senaryosunu üstlendiği “Sevince”, 26 Eylül’de vizyona girmeye hazırlanıyor.


Başrollerini Hayat Van Eck, Bahar Şahin, Sevinç Erbulak, Burcu Deprem ve Altan Erkekli’nin paylaştığı film, farklı dünyalardan gelen iki gencin dokunaklı aşk hikâyesi var beyazperde de.
“Sevince” yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya seyircisi için evrensel bir hikâye sunuyor. Film, izleyiciyi Cem’ın özel dünyasına davet ederken, farklılıkların bir engel değil; insanları birbirine yakınlaştıran bir zenginlik olduğunu gösteriyor. Her kültürden seyirci, Cem ve Elif’in hikâyesinde kendine ait duygular bulabilecek, onların yolculuğuna tanıklık ederken empati ve sevginin gücünü hissedecek.
Filmde Cem karakterini canlandıran Hayat Van Eck, Asperger Sendromu’na sahip bir genci oynuyor. Cem’ın rutinlerle örülü hayatı, hayallerinin peşinden İstanbul’a gelen Elif (Bahar Şahin) ile tanışmasıyla bambaşka bir yöne evriliyor. Sevgi ve anlayışın, görünmez sınırları aşarak hayatları nasıl değiştirebileceğini anlatan film, seyirciye hem kalbe dokunan hem de farkındalık yaratan bir deneyim sunmayı hedefliyor. Filmde Sevinç Erbulak’ı Cem’in annesi Nevra olarak görüyoruz. Altan Erkekli ise Cem’in dünyasından sorumlu olan Mustafa Can rolünde.